Geçen akşam hıdrellez şenlikleri için Ahırkapı ' ya gidelim dedim aman Allahım o nasıl bir trafik tabi ateş kısmına yetişemediğimiz gibi kalabalığın yığın zamanına denk gelebildik sadece maalesef :( ve bu sebepten ben pek bir şey anlamadım desem yeridir :)) yinede coşkuyu görmek güzel tabi :)
dileklerin yazıldığı duvarın fotoğrafını durup çekemedim bile bir itişmedir koptu gitti :) O dar sokaklara onca insan nasıl sığdık hayret zaten :) Durumu izah edebilmek için bu fotoğraf bi nebze yeter sanırım :)
Geceye pencereden katılan dede ve torunu...
karnımızın zil çaldığı anlardan sonra kokuyu takip edip kendimizi bulduğumuz yer ,
gecenin köründe ne yenir?
tabi ki kokoreç :)
Göbekler atılır...
ve kalabalığın bunaltısına daha fazla dayanamayarak ortamdan kaçış:)
Sultanahmet'e gidip canımın mısır çekmeyişi hiç olmadı sanırım :) bu kez ki bayat mısırı gecenin saatine veriyorum ama geçen sefer gündüz gözü gittiğimde yediğim bayat mısırla bir daha karşılaşırsam artık canım çekmeyecek :(
dolunay zamanına denk gelişi ve gecenin ışıkları ile mest oldum resmen iyi ki de uzaklaşmışız kalabalıktan...
geceye katılan arkadaşımızla hoş sohbet derken zaman nasılda güzel geçti ..
Bu kez dilek dilemek yerine şükrettim..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder